Canın Sağolsun
Hüzün mevsimine girdim yine
Aylardan ayrılık aylardan hüzün
Soldu yalnızlığım sensizliğin kıyısında
Ben her gece karanlığa dikip gözlerimi
Senin aydınlığını aradım
Mevsimlerin peşine takılıp ta
Hüznü oradan oraya taşıyan yağmurlar gibiyim
Özletiyor bu çılgın sağanak seni
Sırılsıklam özletiyor biliyor musun
Kirpiklerime saklandı gözyaşlarım
Ve şimdi kelimeler kadar yalnızım
Bir odam bir ben hayata kapanmışım
Her güne yeni bir gün ümidiyle başladım hep
Gün sonunda bana kalan yokluğunun tortuları oldu...
Karanlığın buz gibi gecelerinde
Rüzgarın sesini dinliyorum penceremde
Sessizlik çığ gibi üzerimde
Aldığım nefes kadar üşüyorum
Verdiğim soluk kadar acıyor bedenim
Şimdi yalnızım bir odam bir ben
Çarçabuk bitip tükenen heyecanların içinde
Varlığında yokluğunu yaşamak o kadar zor ki
Yorgunum artık özlemekten hayalini
Tutamadığım eller bakamadığım gözler
Bu satırlar yüreğimin sessiz konuşması sadece
Dilenmeden ağlaması
Sesini hiç duyurmadan tekrar susması belkide
Aslında aşk su gibi hayat vermeli insana
Ama zehir oluyor işte bazılarına
Gül damlası düşmüş ateş bahçesiydi sevdan
Kendime bile itiraf edemediğim
Sevgini yaşamayı seçen olmuşum
Senin gözünde şimdi el olmuşum
Canın sağolsun...
|